Bize ulaşın
Çatılardan düşen kar aracınıza zarar verirse ne yapmalısınız? Bu rehber, Türkiye’de bu durumda tüm hukuki haklarınızı ve izlemeniz gereken süreci açıklıyor.
Giriş
Kış aylarında çatılardan düşen kar kütleleri, park halindeki araçlarda ciddi hasarlara yol açabiliyor. Kış mevsiminde yoğun kar yağışı alan şehirlerimizde, çatılarda biriken kar ve buz kütleleri güneş açınca veya havalar ısınınca bir anda aşağı kayarak düşebiliyor. Bu tür olaylar Türkiye’nin dört bir yanında her yıl defalarca yaşanıyor. Örneğin 2025 yılında Bayburt’ta altı katlı bir binanın çatısından kopan devasa kar yığını bir otomobili tamamen pert hale getirdi; aracın tavanı, kapıları ve camları kullanılamaz duruma geldi. Yine Erzurum, Bitlis, İstanbul gibi illerden de benzer haberler geliyor; çatılardan düşen kar kütleleri onlarca araca hasar verebiliyor. Neyse ki çoğu olayda can kaybı olmuyor, ancak araç sahipleri açısından maddi zarar ciddi olabiliyor.
Bu tür kazalar yaşayan vatandaşlar genellikle ne yapacağını bilemeyip internette çözüm arıyor. Google’da “çatısından kar düşen ev sorumlu olur mu” ya da “komşunun çatısı arabama zarar verdi” gibi aramalar sıkça yapılıyor. Gerçekten de komşunuzun evinin çatısından düşen kar, sizin aracınıza zarar verirse hukuki olarak kimin sorumlu olacağı merak konusu. Bu makalede, böyle bir durumda tazminat talep edip edemeyeceğinizi ve nasıl bir yol izlemeniz gerektiğini sade bir dille açıklıyoruz. Konuyu Türk hukukundaki yasal dayanaklar ışığında ele alarak hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hem de yabancı uyruklu kişiler için geçerli olan hakları anlatacağız.
Gelişme
İlgili Kanunlar: Bina Sorumluluğu ve Kusursuz Sorumluluk
Çatınızdan düşen karın başkasının malına zarar vermesi, hukuken bir haksız fiil (tort) durumudur. Türk hukukunda binaların sebep olduğu zararlar konusunda özel bir düzenleme bulunmaktadır. Türk Borçlar Kanunu (TBK) madde 69, bina ve yapı maliklerinin sorumluluğunu düzenler. Bu maddeye göre “Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür.”Yani bir binanın inşaat hatası veya bakım eksikliği sebebiyle üçüncü kişilere zarar verilirse, bina sahibi kusuru olmasa bile bu zararı karşılamakla yükümlüdür. Çatıda biriken kar ve buzların temizlenmemesi de bakım eksikliği olarak değerlendirilmektedir. Nitekim hukuk kaynaklarında “çatıdan düşen kar veya buz parçaları”, binanın bakım eksikliğine örnek olarak verilmektedir. Dolayısıyla çatınızda gerekli önlemleri almayıp kar kütlesinin düşmesine yol açtıysanız, bu durumda kusursuz sorumluluk ilkesi gereği zararları tazmin etmekle yükümlü olursunuz.
Kusursuz sorumluluk demek, zarar ile olay arasında uygun illiyet (nedensellik) bağı kurulabildiği takdirde, kusur aranmasa bile sorumluluk doğması demektir. TBK 69 bu anlamda malike ağır bir sorumluluk yükler ve bina sahibi ancak mücbir sebep, zarar görenin ağır kusuru veya üçüncü kişinin tamamen beklenmedik kusuru gibi çok istisnai hallerde sorumluluktan kurtulabilir. Örneğin araç sahibi uyarılara rağmen aracını bile bile tehlikeli bir çatının altına park etmişse, kendi ağır kusuru nedeniyle tazminat miktarında indirime gidilebilir. Ancak Yargıtay, bina maliklerinin bu sorumluluktan kurtulmasını oldukça dar yorumlamakta ve çoğu durumda malikin tam sorumluluğunun devam edeceğini vurgulamaktadır.
Apartman ve Müstakil Ev Ayrımı: Kim Sorumlu?
Zararın meydana geldiği bina bir apartmansa, çatının sorumluluğu orada oturan tüm kat maliklerini (ev sahiplerini) ilgilendirir. Kat Mülkiyeti Kanunu (KMK) madde 4’e göre çatılar, yağmur olukları vb. yapılar “ortak yer” sayılır. Yine KMK 20. madde uyarınca bütün kat malikleri, ortak yerlerin bakım ve onarım giderlerine kendi arsa payları oranında katılmakla yükümlüdür. Bu nedenle apartman çatısının temizlenmemesi bir ortak bakım sorunudur ve üçüncü kişilere karşı tüm kat malikleri müştereken ve müteselsilen (hep birlikte) sorumlu olabilir. Yargıtay’ın da kararlarında vurguladığı üzere, apartman çatısından düşen kar kütlesi yüzünden oluşan zararlarda binadaki alt kattaki daire sahibi de en üst kattaki daire sahibi de eşit derecede sorumlu kabul edilir. Zarar gören kişi isterse apartmandaki herhangi bir kat malikine dava açabilir; o malik ödediği tazminatı diğer apartman sakinlerine rücu (paylaştırma) hakkına sahiptir. Pratikte genellikle davalar doğrudan apartman yönetimine (yöneticiye) karşı açılır ve yönetici, tüm kat maliklerini temsilen bu sorumluluğu üstlenir. Nitekim Yargıtay, böyle durumlarda davalı olarak tek bir malikin yerine apartman yönetiminin gösterilmesinin mümkün ve uygun olduğuna karar vermiştir.
Bina müstakil bir ev ise, yani tek bir malik tarafından kullanılan bir yapıysa, sorumluluk doğrudan o evin sahibine aittir. Örneğin tek katlı komşu evinizin çatısından kar düşüp aracınıza zarar verdiyse, TBK 69 gereği o evin maliki zararı ödemek zorundadır. Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta: Ev kiraya verilmişse, ev sahibi (malik) ile kiracı arasında da bir sorumluluk paylaşımı gündeme gelebilir. Hukuken evin bakımından kiracı da sorumlu olduğundan, kiracının eylem veya ihmali de zarara yol açmışsa, malikle birlikte kiracı da tazminattan sorumlu tutulabilir. TBK madde 69’un ikinci fıkrası, intifa veya oturma hakkı sahiplerinin de malikle birlikte sorumlu olduğunu belirtir; uygulamada kiracılar da fiilen oturan ve bakım yükümlülüğü olan kişiler olarak değerlendirilebilir. Bu durumda malik ile kiracı arasında müteselsil sorumluluk doğar, yani zarar gören kişi ister ev sahibine ister kiracıya karşı talepte bulunabilir. Örneğin siz kirada oturuyorsanız ve aracınızın üzerine kendi evinizin çatısından kar düştüyse, komşularınız (diğer kat malikleri) size de rücu edebilir veya siz ev sahibiyle birlikte sorumlu olabilirsiniz.
Tazminat Talep Etmek İçin İzlenecek Adımlar
Kışın böyle bir talihsiz olayla karşılaştınız ve aracınız hasar gördü diyelim. Tazminatınızı alabilmek için hangi adımları izlemelisiniz? Aşağıda temel süreci adım adım özetledik:
- Delil Toplayın: Öncelikle olayın kanıtlarını toplayın. Aracınızın üzerindeki kar veya buz parçalarını, çatının durumunu fotoğraflayın. Etrafta güvenlik kamerası varsa kayıtları saklanmasını sağlayın. Mümkünse olay anına tanık olanların iletişim bilgilerini alın. Hemen ardından polis veya zabıta çağırarak tutanak tutulmasını sağlamak da ileride işinizi kolaylaştırabilir. Özellikle yaralanma veya büyük çaplı hasar varsa emniyete haber verip kayıt altına aldırmak önemlidir.
- Hasar Tespiti Yaptırın: Zaman geçirmeden aracınızdaki hasarın tespitini yaptırın. Aracınız kaskolu ise sigorta şirketinize bildirin; onlar ekspertiz gönderip hasarı raporlayacaktır. Kaskonuz yoksa, bir mahkeme yoluyla delil tespiti talep etmek de mümkündür. Mahkemeye başvurarak bilirkişi aracılığıyla hasarın boyutunu ve nedenini tespit ettirebilirsiniz. Bu tespit raporu, dava açarken elinizi güçlendirecektir.
- Karşı Tarafla İletişime Geçin: Apartman yönetimi veya ev sahibi ile doğrudan görüşmeyi deneyin. Hasarın boyutunu ve sorumluluklarını nazikçe bildirerek zararı karşılamalarını talep edin. Bazı durumlarda komşularınız kendi imkanlarıyla hasarı karşılamayı kabul edebilir, bu da uzun mahkeme süreciyle uğraşmadan sorunu çözer. Ancak anlaşma sağlanamazsa hukuki sürece hazırlıklı olun.
- Sigortaya Başvurun: Zorunlu trafik sigortası bu tür kendi aracınızın hasarını karşılamaz, çünkü trafik sigortası sadece karşı tarafın zararlarını karşılar. Kasko sigortası ise poliçe şartlarına bağlı olarak “yüksekten düşen cisim” hasarlarını genellikle kapsar. Eğer kasko poliçeniz varsa, masraflarınızı öncelikle sigortanızdan talep edin. Kasko şirketi hasarı ödedikten sonra, sigorta şirketi sizin yerinize sorumlu binaya rücu edecektir (yasal olarak parayı asıl sorumluya tekrar ödetmeye çalışacaktır). Nitekim Yargıtay, park halindeki araca çatıdan kar düşmesi sonucu sigorta şirketinin apartman yönetimine rücuen açtığı davayı haklı bulmuş ve apartman yönetimini ödeme yapmaya mahkûm etmiştir.
- Dava Açın: Sigortanız yoksa veya sigorta kapsamı dışında kalan zararlar varsa, tazminat davası açmanız gerekebilir. Bu tür maddi zarar davaları, zararınızın miktarına göre Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülür. Dava dilekçenizde olayın nasıl gerçekleştiğini, bina sahibinin/apt. yönetiminin kusurunu (bakım ihmali) ve talep ettiğiniz tazminat miktarını belirtmeniz gerekir. Dava açmadan önce, olay tarihinden itibaren 2 yıl içinde bu işlemi yapmaya özen gösterin, zira TBK md.72 gereği “zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl” geçtikten sonra talebiniz zamanaşımına uğrayabilir. (Her hâlükârda olayın olduğu tarihten 10 yıl sonra hak düşer.) Dava sırasında mahkeme bilirkişi incelemesi yaparak hasar miktarınızı tekrar belirleyecek ve hukuki sorumluluğu tespit edecektir.
Yukarıdaki adımları izlerken, bir avukattan hukuki destek almak süreçteki hataları önlemenize yardımcı olabilir. Özellikle yüksek meblağlı zararlar veya yaralanma gibi karmaşık durumlarda avukata danışmanız tavsiye edilir. Örneğin kar düşmesi sebebiyle biri yaralanmışsa, olay adli bir vaka boyutu kazanabilir ve taksirle yaralama suçundan ceza soruşturması açılabilir. Böyle durumlarda hem tazminat davanızı hem de olası ceza davasını birlikte yürütmek için profesyonel destek şart olabilir.
Sigorta ve Hasar Tazmin Süreci Nasıl İşler?
Yukarıda kısmen değindik ancak sigorta konusu açılmışken biraz detaylandıralım. Aracınızın kasko sigortası varsa, çatıdan düşen karın verdiği zararı genellikle poliçenizde “doğal afet” veya “düşen cisim” teminatı kapsamında karşılayacaktır. Birçok kasko poliçesinde çatından düşen kar/buz hasarları açıkça teminat altına alınmıştır. Bu durumda sigortanız eksper raporu ile hasarı karşılayacak, sonra da sorumlu bina sahibine rücu edecektir. Sizin ayrıca dava açmanıza çoğunlukla gerek kalmaz (sigorta şirketi bu işi halleder). Zorunlu trafik sigortası ise kendi aracınızdaki bu hasarı ödemez; trafik sigortası ancak sizin başka birine verdiğiniz zararları karşılar.
Kaskosu olmayanlar için tek yol, yukarıda belirttiğimiz gibi doğrudan sorumlulardan tazminat istemektir. Bu noktada hasar miktarınızın doğru belirlenmesi önem taşır. Tamir faturaları, servisten alınan maliyet bilgileri, ikinci el piyasa değeri kaybı vb. kalemleri belgelendirin. Hatta aracınız kullanılamadığı için işe gidememek gibi bir zarara uğradıysanız (örneğin ticari taksi ise kazanç kaybı), bunu da talep edebilirsiniz. Ancak tecrübe gösteriyor ki araç hasarlarında genellikle tamir masrafı ve gerekiyorsa değer kaybı ödenmektedir. Aracınız pert olduysa (tam hasar), piyasa rayiç değeri üzerinden ödeme talep edebilirsiniz.
Davanızı kazandığınız takdirde mahkeme, karşı tarafı faiziyle birlikte tazminata mahkûm edecektir. Ödenmediği takdirde icra yoluna başvurarak tahsil edebilirsiniz. Bu sürecin hızlı işlemesi için karar kesinleştikten sonra avukatınız aracılığıyla icra takibi başlatmanız uygun olacaktır.
Belediyenin Sorumluluğu Olabilir mi?
Peki bu tip durumlarda belediyenin bir sorumluluğu ya da yardımı söz konusu mudur? Öncelikle, eğer zarara sebep olan bina belediyeye ait bir bina ise, o zaman belediye de diğer bina maliklerine uygulanan kurala tabidir. Örneğin bir örnekte, belediye hizmet binasının çatısından düşen kar yüzünden aracı zarar gören bir vatandaş, binanın maliki olan belediyeye dava açmış ve Mahkeme belediyeyi tazminata mahkûm etmiştir; bu karar Yargıtay tarafından da onanmıştır. Yani bina sahibi belediye olsa bile sorumluluktan muaf değildir.
Belediyeler, kamu düzeni ve güvenliği sağlamakla yükümlü olduğundan, genel olarak önleyici tedbirler almakla sorumlu olabilirler. Birçok belediye, kış aylarında çatılardaki kar birikimleri için uyarılar yapar ve gerekirse tehlikeli durumlarda müdahale eder. Örneğin Belediye Kanunu ve ilgili Belediye Emir ve Yasaklar Yönetmelikleri uyarınca, çatısındaki karı temizlemeyerek halkın can güvenliğini tehlikeye atan bina sahiplerine zabıta vasıtasıyla idari para cezası verilebilir. Nitekim Hakkari Yüksekova’da belediye, çatılarındaki karları temizlemeyen onlarca bina sahibine ceza kesmiş; çatısından kar düşmesi sonucu kazalar yaşanan binaların sahiplerini affetmeyeceklerini duyurmuştur. Bu tür cezai yaptırımlar, bina sahiplerini sorumluluklarını yerine getirmeye teşvik etmek içindir.
Ancak belediye, özel bir binanın çatısından düşen karın verdiği zararı doğrudan ödemez. Yani aracınız hasar gördüğünde muhatap belediye değil, bina sahibi veya apartman yönetimi olacaktır. Belediyeye haber vermek yine de önemlidir; tehlikeli durum devam ediyorsa (örneğin çatıdaki karların düşme riski sürüyorsa) belediye ekipleri gelerek sokağı emniyete alabilir, belki itfaiye marifetiyle kalan karları temizleyebilir. Fakat sizin zararınızın tazmini için belediye ancak yukarıda anlatılan ceza vs. yollarla bina sahibine baskı yapar; tazminatı ödeyecek olan sonuçta yine bina sorumlusudur. Özetle, belediyenin rolü denetleyici ve önleyici olmaktır, tazminat sorumluluğu ise binanın maliklerine aittir. (İstisna olarak, yukarıda belirtildiği gibi belediyenin kendi binasından kaynaklı bir zararda belediye sorumlu olur.)
Sıkça Sorulan Sorular
- Soru: Komşunun çatısından aracımın üzerine kar düştü, arabam mahvoldu. Bu zararı kim öder?
Cevap: Çatısından kar düşen binanın malik(ler)i yani ev sahibi veya apartman kat maliklerinin tamamı zararı ödemekle yükümlüdür. Kanunen bina sahipleri, çatılarından kaynaklanan hasarı kusurları olmasa bile tazmin etmek zorundadır. - Soru: Böyle bir durumda polisi aramalı mıyım yoksa doğrudan dava mı açmalıyım?
Cevap: Eğer yaralanma yoksa polis çoğu zaman olaya karışmaz, ancak delil olsun diye polis veya zabıta çağırıp tutanak tutturabilirsiniz. Tazminat için genellikle doğrudan ilgili kişiye taleple başlanır, sonuç alamazsanız dava açarsınız. Polis çağırmak zorunlu değil ama ileride kanıt açısından faydalı olabilir. - Soru: Zorunlu trafik sigortası veya kasko bu hasarı karşılar mı?
Cevap: Zorunlu trafik sigortası kendi aracınızdaki hasarı karşılamaz. Kasko sigortası ise poliçenize bağlı olarak çatıdan düşen kar/buz hasarını karşılayabilir. Kaskonuz ödeme yaparsa, sigorta şirketi sonradan apartmana rücu ederek parayı onlardan tahsil eder. Kaskonuz yoksa, zararı bina sahibinden talep etmeniz gerekir. - Soru: Ben kiracıyım, oturduğum apartmanın çatısından düşen kar arabamı ezdi. Kime karşı hakkımı arayacağım?
Cevap: Kiracı olsanız bile zararınız karşılanmalı. Apartmanın kat malikleri (ev sahipleri) sorumludur. Dilekçenizi apartman yönetimine verin, ev sahibinize de bilgi verin. Gerekirse tüm kat maliklerine veya doğrudan ev sahibinize karşı dava açabilirsiniz. Kanunen kiracı olmanız hak talep etmenize engel değildir. - Soru: Yabancı uyrukluyum, Türkiye’de aracım böyle bir hasar görürse tazminat alabilir miyim?
Cevap: Evet, Türkiye’de yerli-yabancı herkes kanun önünde eşittir. Anlattığımız yasal haklar yabancı uyruklu kişiler için de aynen geçerlidir. Tek fark, dava sürecinde dil bilmiyorsanız tercüman yardımı almanız gerekebilir. Onun dışında aynı şekilde dava açıp hak talep edebilirsiniz. - Soru: Apartmanımızın çatısında çok kar birikti, düşmesinden korkuyoruz. Sorumluluk bizde mi belediyede mi?
Cevap: Sorumluluk öncelikle apartman sakinlerinde. Binadaki herkes çatıyı temizletmekle yükümlü. Belediyeye haber verirseniz zabıta uyarabilir veya caddeyi kapatabilir ama temizlemeyi genelde siz yaptırmalısınız. Temizletmez ve biri zarar görürse, sorumlusu siz olursunuz.
Sonuç
Kış aylarında komşu binaların veya kendi oturduğumuz apartmanların çatısından düşen kar kütleleri, ciddi maddi zararlara hatta yaralanmalara yol açabilmektedir. Hukuken bu tip durumlarda vatandaşların önemli hakları vardır. Öncelikle hiç kimse “çatından kar düştü, ne yapalım Allah’tan geldi” diyerek çaresiz kalmak zorunda değildir; bina sahiplerinin yasal sorumluluğu açıktır ve zararınızı karşılamak zorundadırlar. Bu makalede açıkladığımız adımları izleyerek hakkınızı arayabilirsiniz. Aracınız zarar gördüyse mutlaka delilleri toplayın, mümkünse kasko sigortanızı devreye sokun veya ilgili kişilerle görüşün. Komşuluk hukuku çerçevesinde bazen uzlaşarak masrafları aranızda halledebilirsiniz, bu en hızlı yoldur. Ancak anlaşma sağlanamazsa yasal hakkınızı kullanmaktan çekinmeyin: Gerekirse bir tazminat davası ile uğradığınız zararı talep edebilirsiniz. Unutmayın, böyle bir durumda avukata danışmak haklarınızı tam olarak öğrenmenizi sağlar ve usul hatası yapmanızı önler. Özellikle yaralanma, can kaybı veya yüksek tutarlı zararlar olduğunda mutlaka uzman bir hukukçudan destek alın.
Son olarak, hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hem de yabancı uyruklu kişiler bu haklardan eşit şekilde yararlanabilir. Yani Türkiye’de yaşıyorsanız, milliyetiniz ne olursa olsun, bir bina kaynaklı zararda aynı kanun yollarına başvurabilirsiniz. Önemli olan, yasal süreleri kaçırmadan ve doğru yöntemlerle hakkınızı talep etmenizdir.
Yasal Uyarı: Buradaki bilgiler genel bilgilendirme amaçlı olup hukuki tavsiye niteliğinde değildir. Somut olaylar farklılık gösterebilir; bu nedenle böyle bir durumla karşılaşırsanız kendi durumunuzu değerlendirerek bir avukata danışmanız en doğru yol olacaktır.
